
Sizden başka hiçkimsenin olmadığı bir maratonda koşucu olduğunuzu hayal edin. Fakat ne sahada sizinle birlikte koşan başka koşucular var, ne de size tezahürat yapacak seyirciler. Tek başınasınız. 42 kilometre ise az buz değil, biliyorsunuz. Fakat bu maratonu tamamladığınızda, bitirme sürenizden bağımsız olarak bir kupa kazanacaksınız, tamamen size özel hazırlanmış. Bu kupa biraz da sihirli bir kupa. Bir kez elde eden herkes artık hiç sıkıntı yaşamadan tüm maratonları rahatça koşabiliyor. Siz de öyle çok istiyorsunuz ki maraton koşabilmeyi! 1 kilometre koşuyorsunuz önce, sonra 2, 5, 8, 18… Yorulmaya başlıyorsunuz. Sağınıza solunuza bakıyorsunuz, size destek verecek “Hadi yapabilirsin, yolun yarısı bitti bile neredeyse, devam et!” diye tezahürat yapacak kimse yok. “Biraz soluklanayım şurada” diyorsunuz ve bir köşeye oturuyorsunuz. Ah, ne kadar rahat o köşe! “Biraz dinleneyim, zaten o kadar koştum, bunu hakediyorum” demeye kalmadan uyuyakalmışsınız. Uyandığınızda önünüzde hala koşulması gereken 24 kilometre var. Fakat motivasyonunuz?.. “24 kilometre çok fazla, 18 kilometre koştum ve pilim bitmiş gibi hissediyorum. Daha fazla devam edemeyeceğim” diyerek yarıştan çekiliyorsunuz.

Davranış ekonomisi alanının ünlü ismi Dan Ariely, “Ertelenmiş ödüller, insan zihninin önemsemediği ödüllerdir.” der. Nedir ertelenmiş ödüller? Davranışın hemen arkasından gelen değil, uzun soluklu bir süreç sonunda, emek vererek elde ettiğimiz ödüller. Bu ister sağlıklı ve fit olmak olsun, ister İngilizce öğrenmek, ister sigara içme alışkanlığından kurtularak sağlıklı akciğerlere sahip olmak. İşte koşucu metaforunda geçen kupa da, ertelenmiş bir ödülü temsil ediyor. O kupaya ulaşmayı her ne kadar isteseniz de, özellikle başlarken motivasyonunuz ne kadar yüksek olsa da, bir maratonu tamamlamak için sadece ertelenmiş bu büyük ödüle kavuşma motivasyonunuz yeterli olmuyor. Zorlanmaya başladığınız anda zihniniz türlü bahaneler uydurmaya başlayarak, size uzun vadede yararlı olacak o davranışı gerçekleştirmemeniz için sizi ikna etmeye çalışıyor.
İşte Zinciri Kırma! Yöntemi de tam olarak burada devreye giriyor. Takvim üzerine davranışı gerçekleştirdikten sonra atacağınız her bir çarpı işareti, siz maratonunuzu koşarken, sizin için durmadan tezahürat yapacak +1 seyirci anlamına geliyor. Yani “anlık bir ödül”, ertelenmiş değil. Üstelik her geçen gün, tezahüratçılarınızın sayısı artmaya başlıyor. Şöyle düşünün, 29 gün boyunca devam ettiniz Memrise uygulamasından her gün 10 yeni kelime öğrenmeye. Ama 30. gün sıkıldınız artık, devam etmek gelmiyor içinizden. İşte o an Zinciri Kırma! takviminize bakıp, çarpı işaretlerinin “Yapabilirsin, durma, 29 gün bitti bile. Şimdi bırakırsan emeklerin boşa gidecek. Devam et!” tezahüratlarını duymaya, ne kadar yol katettiğinizi görsel olarak görmeye ihtiyacınız var.
