
Bir zamanlar bir çiftçinin eşeği kuyuya düşmüş. Çiftçi eşeği çıkarmak için her yolu denemiş ama boşuna. Sonunda üzülerek vazgeçmiş. Zaten kuyunun da kapatılması gerekiyormuş. Eşeği gömmeye karar vermiş, kendi kendini eşeğin daha fazla acı çekmeyeceğine inandırarak. Kuyuya toprak atmaya başlamış.
Eşek önce korkup yüksek sesle anırmaya başlamış ama sonra sakinleşip sessiz kalmış. Çiftçi bir süre daha toprak attıktan sonra bir fenerle içeriye daha yakından bakmaya karar vermiş. Eşek hayattaymış, hem de kuyunun ağzına çok daha yakın bir yerde!
Çitfçinin üzerine her toprak atışında eşek silkelenip toprağın üzerine çıkıyormuş.
Kısa süre sonra eşek kuyudan çıkmayı başarabilmiş.
Ne demiştik bir önceki paylaşımda, “Dikkatini vermeyi seçtiklerin, deneyimlediğin dünyayı belirler”.
Bu hikayedeki eşeğin, dikkatini, üzerine atılan toprağı onu kurtarmaya çalışan bir yardım faktörü olarak görmeye yöneltmesi, kendi hayatını kurtarabilmesiyle sonuçlanmış. Eğer eşek dikkatini, çiftçinin, onun hayatını sonlandırmak için üzerine toprak attığına yöneltip “Hayır olamaz! Çiftçi beni gömmeye çalışıyor. Toprağın altında kalıp öleceğim!” diye düşünseydi hikaye tam da böyle sonuçlanırdı, değil mi? Peki siz, dikkatinizi yöneltme yoluyla gördüklerinizi değiştirerek hayatta karşılaştığınız zorluklara yaratıcı ve etkili çözümler bulabilir misiniz?