
Bir önceki paylaşımda durumsal inançlarımızın irade gücümüze etkisi üzerine konuşmuştuk. Bugün de motivasyon faktörünün irade gücümüzü nasıl etkileyebileceğinden bahsedelim.
Bugünün çalışması 2003 yılından geliyor. İrade gücü kavramının, ilk etapta düşünüldüğü üzere “bir televizyon kumandasının pili gibi yalnızca belli bir limite sahip olup zor görevler karşısında pat diye tükenebileceği, haliyle bir sonraki zor görev için yeterli gücün kalmayacağı ve performansın düşeceği” görüşünü sarsıp, ego tükenmesi teorisine farklı bir boyut kazandırmayı başarmış önemli çalışmalardan kendisi.
Çalışmanın ilk aşamasında katılımcıların yarısına bazı kelimeleri ezberlemeleri (düşük ego tükenmesi koşulu), diğer yarısına da “beyaz bir kutup ayısını düşünmemeye çalışmaları” (yüksek ego tükenmesi koşulu, Kutup Ayısı Etkisi‘ni hatırlayanlar burada mı? 🙋🏽♀️) yönünde yönerge veriliyor.
Ardından her iki gruptaki katılımcıların yarısına “Bir sonraki etapta size vereceğimiz görevde elinizden gelenin en iyisini deneyin lütfen. Sonuçlar, Alzheimer hastaları için yeni bir terapi tekniğinin geliştirilmesine yardımcı olacak.” denilirken, diğer yarısına yalnızca ellerinden gelenin en iyisini denemeleri söyleniyor. Ardından tüm katılımcılara çözülmesi imkansız olan iki puzzle verilerek ne kadar sürede vazgeçecekleri kaydediliyor. Sonuçlara geçelim.
- Yüksek ego tükenmesi yaşayan grup, bu zor görevde, tahmin edildiği gibi düşük ego tükenmesi yaşatılan gruptan daha kısa sürede pes ediyor. Bu kısım, şimdiye dek bahsettiğimiz ego tükenmesi literatürünü doğrular nitelikte.
- Şimdi gelelim can alıcı noktaya: Yüksek ego tükenmesi yaşatılan gruptan Alzheimer hastalarına yardım edebilecekleri düşüncesiyle motive edilen katılımcılar, yalnızca ellerinden gelenin en iyisini denemeleri istenen gruba katılımcılara kıyasla anlamlı olarak daha yüksek bir performans gösteriyor! Üstelik, gösterdikleri performans, düşük ego tükenmesi yaşayıp Alzheimer hastalarına yardım edebilecekleri düşüncesiyle motive edilen katılımcılarla aynı!
“Hmm,” diyor araştırmacılar, “Demek ki irade gücünün ilk etapta zorlanma derecesi, ikinci etapta sarfedilen efora etki etse de, tek faktör bu değil sarfedilen irade gücünü belirleyen 🤔. Motivasyonun da önemli bir yeri var bu formülde!”
Çalışmanın diğer aşamalarında farklı katılımcılara farlı şekillerde ego tükenmesi yaşatılıyor, kimileri belli yönergelerle motive edilirken (“Bu görevde pratik yapmak ikinci zor görevdeki performansını arttırır” demek veya para ödülü vermek gibi) kimileri motive edilmiyor.
Sonuçlar tekrar tekrar aynı şeye işaret ediyor:
Ego tükenmesi yaşatılan kişiler, irade güçlerini tüketiyor gibi gözükmüyor. Yalnızca, bir sonraki zor görevle karşılaştıklarında temelde ellerinde hala var olan irade gücü rezervini kullanmak için isteksiz oluyorlar. Fakat bu isteksizlik, yeterli motivasyon sağlandığında üstesinden gelinebilir bir şey. Öyle ki, ego tükenmesi yaşatılan ve yaşatılmayan gruplar arasında anlamlı bir fark bile ortaya çıkmıyor, yeterli motivasyon sağlanmışsa.
Ben bu durumu şöyle canlandırıyorum hayalimde: Bir birey düşünün, adı Varyemez olsun. Varyemez’in evinde bir kapısı var ve bu kapının ardındaki odada bir hazinesi var. Ama Varyemez, adından da belli olduğu üzere oldukça cimri. Bazı günler bu hazinesinden biraz fazlaca harcama yapıyor, böyle zamanlarda tadı kaçıyor, fırlıyor odadan ve kapıyı kapatıp kilitliyor. Kilitliyor ki “zor zamanlarda kullanmak için” tutabilsin hazinesini elinde. Ama bir pazarlamacı kapısına gelip, türlü hikayeler anlatıp onu bir ürünü satın almak için yeterince motive ederse, Varyemez geri dönüp kilitlediği kapısını açıp harcama yapmaya yeniden istekli olabiliyor. İşte, motivasyon bu pazarlamacıysa irade gücü de kilitli kapının arkasındaki hazine gibi. Olaya bir de böyle bakın istedim 😊
Bu gönderiyi Instagram’da gör